Galatasaray kuruluş dönemi sonrasında maçlarını bugünkü Fenerbahçe Stadyumu'nun bulunduğu yerdeki Papazın Çayırı’nda oynuyordu. Daha sonra Taksim Stadyumu’nun faaliyete geçmesi ile birlikte futbolun yeni adresi Taksim Stadyumu olmuştu.

1939 yılında kentsel düzenleme sonucunda Taksim Stadyumu’nun yıkılmasına karar verildi ve stat ortadan kalkmış oldu. O dönemde Fenerbahçe, Papazın Çayırı diye adlandırılan yeri Fenerbahçe Stadı haline getirme kararı aldı. Bu sırada Beşiktaş da maçlarını şu anda Çırağan Sarayı’nın bulunduğu yerdeki Şeref Stadı’nda oynamaya başladı. Stadyumsuz kalan kulüp ise Galatasaray’dı.

Bu sorunun çözüme kavuşması için ilk adımı 1933 yılında o dönemki kulüp başkanı Ali Haydar Barşal attı. 1933-35 yılları arasında devlet ile yapılan görüşmeler sonucunda Mecidiyeköy’deki dutluk bir arazi Galatasaray’a tahsis edildi.

1396’da yapımına başlanan stat inşaatı yarıda kaldı. 1940 senesinde Tevfik Ali Çınar kulüp başkanlığını yürütürken stadyum konusu yeniden gündeme geldi. Aynı arazi 30 yıl süreyle ve sembolik olarak yıllık 1 lira bedelle Galatasaray’a kiralandı.

Arazinin kullanım hakkını alan Galatasaray, burayı kiralarken modern bir stat ve bisiklet velodromu yapmayı da taahhüt etti ancak maddi imkânsızlıklar ve savaş yılları olması sebebiyle inşaata başlanamadı.

1943'te yeniden yapımına başlanan stadyum, Muslihittin Peykoğlu’nun başkanlığı döneminde 1945 yılında açıldı. Fakat bir sorun daha vardı. Şehre uzaklığından dolayı ulaşım zorluğu yaşanması ve çok sert rüzgar alması gibi sebepler sonucunda Galatasaray’ın bu statta futbol oynama imkanı olmadı.

O dönemde şehir merkezinde bulunan İnönü Stadyumu açılınca, Galatasaray Mecidiyeköy’deki bu stadı terk etti. 1955 yılında kullanım hakkı anlaşması, o tarihte kalan 22 yıllık sürenin üzerine 30 yıl daha eklenerek 2007 senesine kadar uzatıldı.

Kulüp, stat için verilen taahhütleri karşılayamadığı için işi Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü üstlendi ve 1959 yılında yeniden inşaat başladı. 1961 yılında stadın üst kullanım hakkı kesin olarak Galatasaray’a verildi.

Nihayet 20 Aralık 1964’te, Türkiye-Bulgaristan maçı ile birlikte Ali Sami Yen Stadyumu olaylı bir şekilde açıldı. Aşırı kalabalık sebebiyle tribünlerde çıkan panik sonucu 1 kişi hayatını kaybetti ve 80 kişi de yaralandı.

Stada 1965 yılında ilk kez ışıklandırma yapıldı. Buna rağmen yine de çok fazla gece maçı oynanmadı.

Stattaki ilk şampiyonluk 1971-72 sezonunda teknik direktör Brian Birch yönetiminde geldi. Galatasaray 30 maçlık sezonu, 42 puanla zirvede tamamlayarak kendi evindeki ilk şampiyonluğunu elde etmişti.

Tadilata giren İnönü Stadyumu’nun yeniden kullanıma açılması ile maçlarını burada oynayan Galatasaray, Ali Sami Yen Stadyumu’nu daha çok antrenman yapmak için kullanıyordu.

Aradan geçen yılların ardından 1981’de stadın zemini çimlendirilerek tekrar kullanıma açıldı. 1993 yılında ise ışıklandırılma sistemi yenilenerek gece maçları oynanmaya başladı.

Yine aynı yıl Türkiye’de ilk kez kombine bilet sistemi Ali Sami Yen Stadyumu’nda başlarken koltuklu oturma düzenine de ilk kez burada geçildi. Ayakta 35.000 kişilik olan seyirci kapasitesi 22.000’e indirildi.

İlk kez 1997 yılında sarı kırmızılıların yeni bir stat inşa etme planı masaya yatırılmıştı. Kulüp yönetimi, Ali Sami Yen’i yıkıp yerine yapılacak olan ve Türkiye’de bir ilke imza atacak olan çok amaçlı, modern bir stadı hayata geçirme projesini hazırlattı. 1998’de planlanan stadın tanıtımı yapıldı ve stad büyük ilgi topladı.

20.yüzyılın sonuna gelindiğinde Galatasaray, Ali Sami Yen Stadyumu’nda 1971/72, 1986/87, 1993/94, 1996/97, 1997/98, 1998/99, 1999/00 olmak üzere 7 şampiyonluk yaşadı.

Yeni yüzyıldaki ilk şampiyonluğuna 2001/02 sezonunda ev sahipliği yapan stat, 2003/2004 sezonunda yeni ve modern bir stat yapılması kararıyla terk edildi. Ancak finansman ihtiyacı yine karşılanamayınca bu plan iptal oldu.

Mecidiyeköy şehrin merkezi haline geldiği için, devlet görevlileri stadın büyütülmesi kararını kabul etmedi ve Galatasaray’a yeni bir arazi önerildi. 2004/05 sezonunda tadilatın bitmesi ile beraber yeniden terk edilen Ali Sami Yen Stadyumu’na geri dönüldü.

11 Ocak 2011 tarihine kadar Galatasaray’a ev sahipliği yapan Ali Sami Yen Stadyumu, son olarak Türkiye Kupası’nda oynanan Beypazarı Şekerspor maçıyla birlikte futbolseverlere veda etti.

Birçok tarihi ana şahitlik eden stat hem milli takımın hem de Galatasaray’ın unutulmaz maçlarına ev sahipliği yaptı ve büyüleyici atmosferiyle birlikte rakip takımlara korku veren bir mabede dönüştü.

Ali Sami Yen Stadyumu, unutulmaz maçlara ev sahipliği yaparak Türk futbolunun en büyük zaferlerinden birkaçına sahne oldu. Türkiye’nin 1998 Dünya Kupası elemelerinde Galler'i 6-4 yendiği maç bunlardan biriydi.

Galatasaray, tarihinin en başarılı sezonunu geçirdiği 1999/00 sezonunda Şampiyonlar Ligi maçında İtalya temsilcisi Milan’ı bu statta 3-2 mağlup etti. Bir sonraki sezon yine Şampiyonlar Ligi arenasında Real Madrid’i konuk eden Galatasaray, Ali Sami Yen’de rakibini 3-2 yenmeyi başardı.

Başka bir önemli maça ev sahipliği yapan statta Türkiye A Milli Futbol Takımı, Euro 2004 elemelerinde karşılaştığı Slovakya karşısında 3-0’lık bir galibiyet almıştı.

Ali Sami Yen Stadyumu’nın son dönemlerinde tanıklık ettiği en unutulmaz maç ise Galatasaray’ın 2008/09 sezonunda UEFA Kupası’ndaki rakibi Bordeaux’yu 4-3 mağlup ettiği karşılaşmaydı.